Sıkıntılarda sabır ve namazla Allah’tan yardım istenmekle ilgili ayetler
İnsan darlığı düştüğü zaman, sıkıntılarla karşılaştığında ne yapmalıdır? Bakara Suresi 45 - 46. ayetler de bu konuda bize yol gösteriyor.
Bakara Suresi 45 - 46. ayetlerin meal-i şerifi
45- Bir de sabırla, namazla yardım isteyin. Şüphesiz bu, (Allah'a) saygılı olanlardan başkasına ağır gelir.
46- Onlar ki, Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler. (Yazır, s. 284)
Bakara Suresi 45 - 46. ayetlerin tefsir ve açıklamaları
Bakara Suresi 45 - 46. ayetlerin İsmail Hakki Bursevi, Elmalılı Hamdi Yazır ve Kadı Beydavi tefsirlerinde yer alan açıklamalarına bakalım.
Sıkıntılarda sabır ve namazla Allah’tan yardım istenmek
İnsan darlığı düştüğü zaman, sıkıntılarla karşılaştığında ne yapmalıdır? İşte ayet de (Bakara, 2/45) “daraldığınız zaman da ihtiyaçlarınıza sabır ve salat (namaz) ile yardım isteyiniz. Bunlarla Allah'tan yardım isteyiniz.” mealinde bir yol gösteriyor bize.
Sabır nedir?
Sabır, acıya katlanmak, onu geçirmek için dayanmak ve karşı koymaktır ki. her ferahın, her başarının anahtarıdır. Baştaki darlığın, sıkıntının geçmesi için Allah'ın yardımını celbedecek sebeplerin birincisidir. Sabırsız ruhlar her zaman darlık içindedir. Onların, dünyaya ait olaylara hiç dayanıklılıkları yoktur. Her şey ister, her şeyden rahatsız olurlar. Genişlik zamanında eldeki nimetin kıymetini bilmezler, gözleri daima başkasındadır. Az bir yokluk görünce tahammül edemez, hemen mahvolurlar. Halbuki dünyada değişmeyen, tahavvül etmeyen hiçbir şey yoktur. Bundan dolayı bir darlığa düşmüş olanlar, Allah'a kalbini bağlayarak, bunun da Allah'ın izniyle geçeceğine iman eder ve Allah'ın yardımını, mutluluk ve ferah gününü temiz kalp ve olgun iman içinde beklerse sonuç kurtuluş olur. Ve hiçbir fenalığa düşmeden kurtuluş olur. Bunun için nefisleri sabra alıştırmalı, insan sabrı alışkanlık edinebilmelidir.
Daha fazlası: Sıkıntı, bela ve musibetlerle ilgili ayetler – Allah, Kur’an-ı Kerim’de ne diyor?
Sabır için en iyi yol: Oruç
Bu alışkanlık, acıyı bırakmak için değil, def etmek içindir. Ve bunun (yani sabra alışmakla nefsi süsleyebilmenin) en iyi çaresi oruçtur. Oruç insanı, her halde, sabra alıştırır, tiryakilikleri tedavi eder. Bundan dolayıdır ki, buradaki sabır, doğrudan doğruya, oruç ile de tefsir olunabilir ve olunmuştur. Fakat her iki halde de burada asli kastedilen şey, bizzat sabır manasıdır, oruç bunun bir vasıtasıdır. Bununla beraber namazın bu konuda da büyük önemi ve faydası vardır. (Yazır, s.288-289)
Sıkıntı döneminde namaz kılarak Allah’a sığınmak
“Sabır ve namazla yardım isteyin.” … ihtiyaçlarınızın karşılanması için, Allah’a güvenerek ve O'na tevekkül ederek dayanma gücü göstermek ve sabretmek sûretiyle zafer ve sıkıntıların yok olmasını bekleyin. Namaz kılmak sûretiyle Allah’a sığınarak yardım isteyin. Ancak böylece isteklerinize kavuşabilir, felaketlerden bu sayede kurtulursunuz.
Rivayete göre, Hz. peygamber (s.a.v.), bir iş konusunda sıkıntıya düşünce, hemen namaz kılarak Allah'a sığınırdı.
Alçak gönüllülükle Allah'tan korkanlar için sabır ve namazla yardım istemek ağır ve zor gelmez. Çünkü bunlar Rablerinin münacatıyla dopdolu hale gelmişlerdir. Bu bakımdan onlar, karşı karşıya bulundukları zorluklara, sıkıntı ve yorgunluklara, sabır ve namaz sayesinde rahatlıkla katlanırlar. Nitekim bu hususta Hz. peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Gözümün aydınlığı, namaz sayesindedir." Hz. Peygamber (s.a.v.), namazla meşgul olduğu zamanlar dinlenir, huzur bulur ve namaz dışındaki şeyleri, dünya ile ilgili işleri bir yorgunluk olarak değerlendirirdi. Ayette geçen huşu organlarla olur, hudû ise kalble olur. (Bursevi, s. 136)
Daha fazlası: Müminin başına gelen sıkıntılarla ilgili hadis
Alternatif meal: Sabrederek ve dua ederek yardım dileyin
“Sabrederek ve namaz kılarak yardım dileyin.” ayeti, mana itibariyle öncesiyle muttasıldır. Ehli kitaptan olan Yahudilere, riyaseti terk etmek ve maldan yüz çevirmek gibi kendilerine zor gelen şeyler emredilince, bunun tedavisine dikkat çekildi.
Mana şöyledir: İhtiyaçlarınıza karşı Allaha tevekkül ederek başarı ve genişlik isteyin veya kendisinde şehveti kırmak ve nefsi arıtmak özelliği olan oruçla yardım dileyin. Keza namaza tevessül ve ona iltica ile yardım isteyin.
Çünkü namazda:
- Temizlik,
- Avret yerleri örtmek,
- Bu ikisi için masraf yapmak,
- Ka’beye yönelmek,
- İbadete kendini vermek,
- Azalarla huşu izhar etmek,
- Kalp ile samimi niyet,
- Şeytanla mücahede,
- Hakka yakarış,
- Kur’an kıraati,
- Kelime-i şehadeti söylemek,
- Nefsi yeme-içmeden uzak tutmak gibi ruhî ve bedeni bütün ibadetler bulunmaktadır.
İşte, böyle özellikler taşıyan namazı vesile ediniz, ta ki ihtiyaçlarınız size verilsin, musibetlere karşı durabilesiniz.
Rivayete göre Hz. Peygamber herhangi bir işte daraldığında namaza dururdu. “Namaz” şeklinde mealini verdiğimiz “salât” kelimesi “dua” anlamına da gelebildiğinden, burada da dua murat edilmesi caizdir. O zaman meali şöyle olur: “Sabrederek ve dua ederek yardım dileyin.” (Beydavi, 133-134)
Kaynaklar
Kadı Beydavi, Muhtasar Beydavi Tefsiri, Cilt 1, Çev: Şadi Eren, Selsebil Yayınları, İstanbul, 2011.
İsmail Hakki Bursevi, Ruhul-Beyan Tefsiri, Cilt 1, Damla Yayınevi, İstanbul.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, Cilt 1, Azim Dağıtım, İstanbul.