Mukatil bin Süleyman: Hayatı ve Kur’an tefsiri

Mukatil bin Süleyman: Hayatı ve Kur’an tefsiri


Mukatil bin Süleyman kimdir?

Ebü’l-Hasen Mukatil b. Süleymân b. Beşîr el-Ezdî el-Belhî (ölüm yılı 767). Kur’an’ı baştan sona kadar tefsir eden ilk müfessir.

Mukatil b Süleyman’ın hayatı

Belh’te muhtemelen 699 yılı civarında doğdu. Bu şehirde yetiştikten sonra bir süre Merv’de yaşadı. Emevîler’in Horasan’daki nüfuzu zayıflayınca Basra’ya gitti ve burada Atâ b. Ebû Rebâh, İbn Şihâb ez-Zührî, Atıyye el-Avfî gibi âlimlerden faydalandı. Hayatının son yirmi yılını kapsayan bu dönemde Bağdat, Beyrut, Mekke gibi şehirleri dolaştı. Bağdat’ta Abbâsî halifelerinden Ebû Ca‘fer el-Mansûr ve halife olmadan önce Mehdî-Billâh ile ilmî sohbetlerde bulundu. Daha sonra Basra’ya döndü ve burada vefat etti.

Mukatil hakkındaki farklı değerlendirmeler yapılıyor. Bunun sebebi ise onun yaşadığı dönemde Horasan’daki fikrî ve siyasî çatışmalar. 

Mukātil’in ilmî şahsiyetinde öne çıkan yönü tefsirciliğidir. Her ne kadar kendisinden önce Saîd b. Cübeyr, Hasan-ı Basrî, Amr b. Ubeyd, Mücâhid b. Cebr, İkrime el-Berberî ve İbn Cüreyc gibi âlimler Kur’an tefsiriyle meşgul olmuşlarsa da onların tefsirleri hem kısmîdir hem de tamamı günümüze ulaşmamıştır. 

Mukatil âyeti âyetle tefsir etmiş, rivayet ve dirayet yöntemini birlikte kullanmıştır. Bu sebeple Mâtürîdî gibi sistematik ve kapsayıcı olmasa da aklî tefsir yöntemini kullanan ilk müfessir kabul edilmiştir. Katâde’den oldukça yararlanmış, otuz civarında râviden yaptığı nakillerin çoğunda isnad zinciri bulunmayıp bunları Kelbî, Ebû Sâlih gibi yalancı olarak bilinen râvilere dayandırmıştır. İsnadın ilmin senedi sayıldığı bir dönemde çalışmalarına konu olan malzemeyi sağlam rivayetlerle sunmaması ve çelişkili senedlerle aktarması sebebiyle eleştirilmiş ve hadis âlimlerince “metrûk” ve “mehcûrü’l-kavl” kabul edilmiştir.

Dönemin tahammülü’l-ilm anlayışı, bir kimsenin tahsil etmek istediği ilmi o ilme vâkıf hocaların ders halkasına katılarak rivayet hakkını elde etmeyi ve bu ilim anlayışı içerisinde ilim tedrîsinde bulunmayı gerektirmekteydi. Anlaşıldığı kadarıyla Mukatil bu esaslara tam anlamıyla riayet etmeyerek işitmediği kimselerden rivayette bulunmuş ve bu sebeple insanların ilmini topladığı ve bu şahıslardan işitmediği halde bunlara dayanarak tefsir ettiği suçlamalarına mâruz kalmıştır.

Bununla birlikte İbn Adî, Mukātil b. Süleyman’ın naklettiği hadislerin çoğunun sahih olduğunu, birçok sika ve mâruf râvinin ondan rivayette bulunduğunu ve zaafına rağmen hadislerinin yazıldığını belirtmektedir. Cürcânî de aynı değerlendirmeyi yaparak Mukatil’in Tefsîrü’l-hamsi mie âye adlı eserinde birçok müsned ve merfû hadis olduğunu söylemektedir.

Mukatil’in Kur’an-ı Kerim tefsiri: Tefsir-i Kebir

Mukatil bin Süleyman: Hayatı ve Kur’an tefsiri


Hadisteki eleştirilere rağmen tefsirdeki otoritesi Mukātil’i haklı bir üne kavuşturmuş ve ihtiyatla da olsa erken dönemden itibaren eserlerine başvurulmuştur. Mâtürîdî bazan eleştirmekle birlikte onun yorumlarına temas etmiştir.

Ebü’l-Leys es-Semerkandî ise Mukātil’den yaptığı çok sayıdaki rivayetle ondan yararlanma sürecine katılmış, daha sonra Sa‘lebî el-Keşf ve’l-beyân’ında Mukatil’e ait tefsirin farklı tariklerini derleyerek bu süreci hızlandırmış, ardından gelen Vâhidî, Ferrâ el-Begavî, Muhammed b. Ahmed el-Kurtubî, Ebü’l-Berekât en-Nesefî, İbn Kesîr gibi müfessirler de aynı yolu izlemiştir. Bedreddin ez-Zerkeşî ve Süyûtî gibi müteahhir müfessirler Mukātil’e yönelik eleştirilere atıfta bulunmakla beraber tefsirinden faydalanmış, Ebüssuûd Efendi onun hakkında saygılı ifadeler kullanmıştır.

Mukatil’in tefsirinin ismi “et-Tefsîrü’l-kebîr”. Tefsîru Muķātil b. Süleymân adıyla Abdullah Mahmûd Şehhâte tarafından neşredilen eserde (I-V, Kahire 1979-1989) yer alan ve genellikle isnad zincirleri bulunmayan rivayetlerin büyük bir kısmının hadis mecmualarında mevcut olduğu tesbit edilmiştir. 

Tefsirin Mukatil b. Süleyman’a nisbet edilmesinin zor olduğunu söyleyen Muhammed Hüseyin ez-Zehebî’ye göre eserde 761 yılında doğmuş olan Yahyâ b. Ziyâd el-Ferrâ’dan nakiller yapılması dikkat çekicidir. Zira onun henüz altı yaşında bulunan bir çocuktan rivayette bulunması mümkün değildir. Bu durum tefsirin Mukātil’den sonra yazıldığını veya en azından ona bazı ilâvelerin yapıldığını düşündürmektedir.


Kaynak

Ömer Türker, “Mukatil b. Süleyman”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Cilt 31, İstanbul, 2006, s. 134-136.


Next Post Previous Post
No Comment
Add Comment
comment url